GÜNÜMÜZÜN ÖNEMLİ SORUNU "DİJİTAL TEHLİKE"

27 Aralık 2018, Perşembe

Malum internetin hayatımıza girişi ile birlikte sosyal medya ve dijital oyunlarda vazgeçilmezlerimiz arasına girdi. 

Malum internetin hayatımıza girişi ile birlikte sosyal medya ve dijital oyunlarda vazgeçilmezlerimiz arasına girdi.  Modern oyunların gelişiminin ilk prototiplerini 1958 ve 1962’de “Tennis for Two” ve “Spacewar” oyunları ile ortaya çıkaran ABD yıllar içerisinde gelişimini devam ettirerek bugün akıl almaz boyutlara taşımıştır.

Dijital oyun sektörü yaklaşık olarak 40 yıllık bir geçmişe sahip olmakla beraber, bugün dünyanın gelişmiş ekonomilerinde yüksek gelir getirici bir endüstri alanı olarak ele alınmakta ve bu bakımdan da kamu fonlarının ve büyük yatırımcıların yine son yıllar içerisinde giderek daha da çok ilgi gösterdiği bir endüstri kolu halini almaktadır.

Ancak günümüzde bu sektörün en fazla çocuklara hitap etmesi ve kullanıcı kitlesinin önemli bir çoğunluğunu çocukların oluşturması beraberinde büyük tehlikeleri de getiriyor.

Dijital oyunların hayatımızın vazgeçilmezleri arasında olmasını isteyen küresel sermaye bu işe ciddi yatırım yapıyor. Biraz araştırma yaptığımızda karşılaştığımız veriler bunu ispatlar nitelikte.

Dünyada 2 milyar, Türkiye’de ise 30 milyon kişinin aktif olarak dijital oyun oynadığı, bütün platformlar dahil edildiğinde 2015’te dijital oyun pazarı 61 milyar dolara ulaştığı, Türkiye’de pazar büyüklüğü nünde 400 milyon dolar olduğu elde edilen veriler arasında. Ayrıca 30’a yakın firmanın bulunduğu sektörün oyun ihracatı 200 milyon dolar, 2023 ihracat hedefi ise 2.5 milyar dolar. Türkiye oyuncu başına 38.4 dakika ile mobil oyunlarda dünyada ilk sıralarda yer alıyor. 2018’de dijital oyun kullanıcı sayısı dünyada 3 milyarı, Türkiye’de ise 50 milyonu geçecek. Küresel pazar hacminin de 100 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor.

İşin ekonomik boyutu Milyar Dolarlara ulaşırken, ahlaki çöküntü, islamafobia, intiharlar, şiddet eğilimi, bedensel ve fiziksel bozukluklar, hareketsizlik ve benzeri bir çok zararlı durumda giderek artmakta.

Özellikle dünya genelinde milyonlarca oyuncusu olan popüler dijital oyunlar içerisinde işlenen İslam Karşıtı donelerle oyuncuların bilinç altına İslam’ın bir terör dini olduğu vurgusu yerleştirilmekte ve İslamafobia giderek yaygınlaştırılmakta. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın gençlerin ve çocukların İslamofobik öğeler içeren dijital oyunlar hakkında bilgi sahibi olabilmeleri için kurduğu www.oyunlardaslamofobi.com adlı web site aracılığı ile 20 popüler oyunda İslamofobik mesaj tespit edildi. Bakanlığın oluşturduğu bilgi kitapçığı yurt içi ve yurt dışındaki kuruluşlara gönderilerek bilgilendirme yapıldı.

Çocuklarımızın karşılaştığı ve toplumun kanayan yarası haline gelen şiddet ve intihar vakaları üzerinde çokça durulması gereken bir hadisedir. Dijital oyunların çocukların üzerinde nasıl etkili olduğu ve onları kolaylıkla intiharın eşiğine kadar getirebilecek gücünün olduğuna yaşanan intihar vakalarıyla toplum olarak acı bir şekilde şahit olduk maalesef. Mavi Balina adlı oyunu oynayan 142 çocuğun ülkemizde intihar etmiş olması toplum olarak ne derece bir felaketin eşiğinde olduğumuzu göstermektedir.

Peki gençleri ve çocukları bu duruma sokan sadece küresel sermayemi, daha fazla para kazanmak isteyen kuruluşlar mı ? Elbette bu saydıklarımızın etkisi büyük ancak, aile ve toplum olarak bizimde çok önemli eksiklerimiz var.

Çalışan anne ve babaların çocuklarına yeterince zaman ayırmaması, ağladıkları yada sessiz durmaları için ellerine tablet yada akıllı telefon vermeleri, çocukların sokaklardan uzak kalarak kendilerine kapalı bir dünya kurmaları, milli ve ahlaki değerlerin yeterince kazandırılamaması, ders bahanesiyle çocukların sportif veya sosyal aktivitelerden uzak tutularak eve kapatılması ve çoğaltabileceğimiz bir çok nedenden ötürü geleceğimizin teminatı çocuklarımızın için çıkmaz sonu hep birlikte hazırlıyoruz.

Sizler evinize zararlı yiyecek yada içecekleri sokmasanız da, ev içerisinde küfürlü ve kaba konuşmuyoruz deseniz de, alkol, sigara veya her türlü zararlı maddeden uzak duruyoruz deseniz de, merak ve arayışta bulunan çocuklarımız dijital dünya da her şeyi fazlası ile öğrenip bilinç altına alabiliyor.

Değerli aileler çocuklarınızla daha fazla zaman geçirin. Onlarla ilgilenin, oyun oynayın, birlikte fiziksel aktivite yapın. Çocuklarınızın derslerden geri kalması yada okul hayatını etkileyeceği düşüncesi ile onları sosyo-sportif aktivitelerden uzak tutmayın.

en önemlisi ahlaki ve manevi değerlerle yoğrulmuş bir birey olması için çaba gösterin...